Cuma , 29 Mart 2024

KATARAKT NEDİR VE TEDAVİSİ NASIL YAPILIR?

   Özel Tekirdağ Yaşam Hastanesi Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. İlhami Aydın, katarakt‘ın dünyada tedavi edilebilen körlük nedenlerinin başında geldiğini ifade ederek, katarakt oluşumunun nedenleri, tanısı ve tedavi yöntemleri hakkında bilgi verdi.

Op. Dr. İlhami Aydın / Göz Hastalıkları Uzmanı
Op. Dr. İlhami Aydın  Göz Hastalıkları Uzmanı

   Katarakt‘ın gözün içinde bulunan doğal merceğin saydamlığını kaybetmesi ve buna bağlı olarak görmenin azalması ile sonuçlanan bir göz rahatsızlığı olduğunu ifade eden ve %90 oranında ilerleyen yaşa bağlı olarak ortaya çıktığını bildiren Özel Tekirdağ Yaşam Hastanesi Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. İlhami Aydın, buna rağmen hastalığın bebekler dahil her yaş grubunda görülebildiğini belirtti.
Katarakt’ın gözün içindeki merceğin saydamlığını kaybetmesiyle opaklaşan lensin rengi değişerek buzlu cam gibi olduğunu ve hastanın görüşünün giderek düştüğünü aktaran Op. Dr. İlhami Aydın, konuyla ilgili şu bilgileri verdi:
Oldukça sık görülen bir hastalık olduğundan, katarakt ameliyatının tarihçesi de milattan önce 2000 yıllarına kadar uzanmaktadır. Yani 4.000 yıl önce de katarakt ameliyatı yapılıyordu. Tarih kitaplarında ilk katarakt ameliyatının Babil’de, bulanıklaşan göz merceğinin göze uygulanan bir darbe ile göz içine düşürülmesi şeklinde yapıldığı bildirilmektedir. Bulanıklaşan ve bağları güçsüzleşen mercek, gözün içine (vitreusa) düşürülerek, görme hattında yarattığı bulanıklık ortadan kaldırılıyordu. Yüzyıllarca bu ilkel, ancak başarılı teknik kullanıldıktan sonra 1747′de, yani bilinen ilk katarakt ameliyatından 3750 yıl sonra, daha modern bir teknik geliştirilmiş, bulanıklaşan mercek, göziçine düşürülmek yerine gözün dışına alınmaya başlanmıştır. Alınan merceğin yerine, bir başka mercek konulmadığı için, katarakt ameliyatı olan hastalar 1950′li yıllara kadar çok kalın camlı (10-13 dioptri) gözlüklere ihtiyaç duymuşlardır. İkinci dünya savaşında İngiliz savaş uçaklarının gölgeliklerinin yapımında kullanılan plastiğin, çatışmalar sırasında pilotların gözüne kaçtığı ve gözde yabancı cisim reaksiyonu yaratmadığı gözlenmiş, ilk göz içi merceği fikri bu şekilde doğmuştur. 1990′lı yıllara kadar, sert göz içi mercekleri başarıyla uygulanmış, son yıllarda katlanabilen (yumuşak) merceklerin geliştirilmesiyle günümüzdeki modern ameliyat tekniklerine ulaşılmıştır. Göziçi mercekleri, diğer organ protezlerinin aksine, bir daha değiştirilmesine gerek olmamak üzere, göziçine yerleştirilmekte, kişinin eskitemeyeceği kadar uzun süre yerinde kalmaktadır.

KATARAKT‘IN NEDENLERİ NELERDİR?
Kataraktın en önemli nedeni yaşlılıktır. Yaşlılık dışında, travma(gözün darde alması), diğer bazı göz cerrahileri sonrası, bazı ilaçlar(uzun süre kortizonlu ilaç kullanımı) ve diabet katarakta yol açtığı gibi uveit, göz tansiyonu gibi göz hastalıklarında da ikincil olarak gelişebilir. C vitamini eksikliği ve ultraviole ışınlarına maruz kalmak gibi etkenlerde katarakt gelişimini hızlandırır.

   Bebeklik ve çocukluk çağında da katarakt görülebilir. Doğumsal kataraktlarda en önemli etken annenin hamilelikte geçirdiği kızamıkçık gibi enfeksiyonlardır.

KATARAKT‘IN BELİRTİLERİ NELERDİR?
Görmede bulanıklaşma, renklerin matlaşması, gözlük numaralarında meydana gelen sık değişiklik, uzağı net yakını bulanık gören hastanın uzak görmesinin bozulup yakın görmesinin daha iyi hale gelmesi,gündüz güneşten rahatsız olması ve gece ışık yansımalarının olması kataraktın belirtileri olarak sayılabilir.

   KATARAKT‘IN TEDAVİSİ
Kataraktın ilaçla tedavisi yoktur. Tek tedavisi cerrahidir. Ameliyatla saydamlığını kaybeden opaklaşmış lens alınarak hastanın tekrar iyi görmesi sağlanır.1950 li yıllardan önce ameliyat sonrası hastanın gözüne mercek konmadığı için, hastalar ameliyattan sonra kalın ( yaklaşık + 10 numara ) gözlük kullanmak zorundalar. Bugün ameliyatta hastanın gözüne mercek takılarak ameliyat sonrası çok düşük numaralı camlarla uzak ve yakını net görmesi sağlanmaktadır.

   Halk arasında lazerle katarakt ameliyatı diye bilinen yöntemin adı ”fakoemulsifikasyon”dur. Bu yöntem de göz içerisindeki katarakt ultrasonik titreşimle çalışan bir iğne yardımıyla öğütülerek göz dışına çıkartılır. Bu ameliyata kısaca FAKO ameliyatı adı verilmektedir.

Günümüzde gelişen katarakt cerrahisinde; özel durumlar dışında artık genel veya lokal anestezi uygulanmamaktadır. Hasta ameliyata sadece gözü uyuşturan ve 4-5 kez damlatılan damlalar ile hazırlanır. Hastanın 10-15 dakika sırtüstü sakin bir şekilde yatması gerekir.

   Fako ameliyatı gözün saydam tabakasına (kornea periferisine) elmas bıçak ile 1,8mm ile 3 mm. arasında bir kesi yapılarak başlar ve gözün içerisine özel bir jel verilir. Bu jel göz içi dokularını korur.

   Kataraktın ön kapsülünden dairesel bir parça çıkartılır. Kapsül içindeki sert çekirdek fako adındaki ultrasonik titreşim ile çalışan bir iğne ucu ile öğütülerek parçalanır ve gözün dışına çekilir (rafadan yumurtanın içinin boşaltılması gibi).

   Bu işlemden sonra kapsül ile çekirdek arasında kalan yumuşak bölümler ve ön kapsül hücrelerinin temizlenmesi işlemine geçilir. Bu arada 50 mikron inceliğindeki lens kapsülünün zarar görmemesine azami özen gösterilir. Tamamen boşalıp şeffaf bir çanta haline gelmiş olan kapsülün içine yeniden jel doldurulur.

   Özel bir enjektör yardımı ile katlanabilir mercek gözün içine yerleştirilir. Daha sonra jel serum ile yıkanarak gözün içerisinden temizlenir. Kesi bölgesine serum verilir, böylece kesi yeri dikiş koymadan kapanmış olur. Ameliyat tamamlanmıştır.

   KATARAKT AMELİYATI NE ZAMAN YAPILMALIDIR?
Görme bulanıklığı hastanın günlük işlerini aksatacak seviyede ( okuma güçlüğü, televizyon izleme güçlüğü, araba kullanmada zorluk) ise katarakt ameliyatı yapılabilir. Ameliyat olmak için kataraktın olgunlaşmasını beklemeye gerek yoktur. Ameliyat kararı hastanın ihtiyaçlarına göre göz hastalıkları uzmanı tarafından belirlenir.

   GÖZE TAKILAN MERCEKLERİN ÖZELLİĞİ NE OLMALIDIR?
Göze takılan mercekler ömür boyu gözde kalır. Bu yüzden merceklerin gözle uyumluluğu üst düzeyde olmalıdır. Mercekler, ameliyat sırasında yerinde bırakılan lensin arka kapsülünün opaklaşmasını engelleme özelliğinde olmalıdır.

KATARAKT TEKRAR OLUŞUR MU?
Kataraktın tekrar oluşması söz konusu değildir. Halk arasında kataraktın tekrar oluşması olarak bilinen durum, göze takılan merceğe destek olarak yerinde bırakılan lensin arka kapsülünün saydamlığını kaybetmesidir. Arka kapsül saydamlağını kaybederse, YAG laserle birkaç dakikada tedavi edilebilir.

AMELİYAT SONRASI GÖZLÜK KULLANILIR MI?
Ameliyat öncesinde göze takılan mercek numarası hesaplanarak, hastanın ameliyattan sonra uzağı gözlüksüz olarak görmesi sağlanmaya çalışılır. Hastaların genellikle ameliyattan sonra uzak için daha düşük numaralı olmak üzere, hem yakın hem de uzak için gözlük kullanmaları gerekebilir. Ameliyat sonrası gözlük sıklıkla ameliyatın birinci ayı dolduğu zaman verilir. Eğer gözlük daha erken verilirse gözlük numarasında zamanla değişiklik olur.Günümüzde çok odaklı son teknoloji üretimi lenslerle uzak ve yakını görme imkanı olmuştur.

   KONJENİTAL (DOĞUMSAL ) KATARAKT NEDIR?
Konjenital katarakt, doğumdan itibaren görülen lensin tek veya çift taraflı olarak saydamlığını kaybetmesi ve opaklaşmasıdır. Doğuştan olan kataraktlar, annenin gebelik sırasında geçirdiği enfeksiyonlara, kullanılan ilaçlara bağlı olarak ortaya çıkabildiği gibi hiçbir nedene bağlı olmadan da meydana gelebilmektedir.

   Bir göz bebeğinin diğerinden farklı renkte ( beyaz ) olması veya gözde kayma ( şaşılık ) konjenital kataraktın belirtisi olabilir. Bebeklerde bu belirtiler görüldüğü zaman hiç zaman kaybetmeden göz uzmanına müracaat edilmelidir. Doğumsal katarakt, görmeyi engelliyor ve özellikle tek taraflı ise teşhis edilir edilmez ameliyat edilmelidir. Ameliyat zamanı konusunda göz uzmanı detaylı muayeneden sonra karar verir. Konjenital kataraktlı gözde en önemli sorun göz tembelliği ( ambliyopi ) dir. Göz tembelliğini yenebilmek için ameliyat, göz doktorunun önerisi doğrultusunda mümkün olan en erken zamanda yapılmalıdır.

   Doğumsal katarakt tedavisi FAKO yöntemiyle yapılmakta ve yaşı uygunsa göz içine katlanabilir mercek yerleştirilmektedir. Doğumsal kataraktın tedavisinde en önemli bölüm ameliyattan sonra yapılacak olan göz tembelliği ile mücadele bölümüdür. Bu bölümde aile hekim işbirliği çok önemlidir. Eğer bu işbirliği yapılamazsa erken yapılan ameliyatın hiçbir faydası olmaz.

   Doğumsal katarakt ameliyatı sonrası çocuk, yapılan ameliyatta mercek konulup konulmamasına bağlı olarak gözlük ve kontakt lens kullanabilir.

   AMELİYAT SONRASI İLAÇ KULLANIMI:
Ameliyat sonrası yaklaşık 3-4 hafta süre ile kortizonlu ve antibiyotikli damlalar günde 4-5 defa olmak üzere kullanılır. Ameliyat sonrası kontroller 1. gün 1. hafta ve 1.ayda ( gözlük muayenesi ) yapılır.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

ONLAR ERDİ MURADINA

Ayşe ve Hayrettin Topçu’nun güzel kızı Ayser ile Hamide ve Aydın Gündoğdu’nun yakışıklı oğlu Ayhan, …

Bir yanıt yazın