ÇAĞLARI AŞAN MEVLANA ÇAĞRISI

Şeb-i Arus etkinlikleri kapsamında Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi (NKÜ) ve Tekirdağ İl Müftülüğü tarafından Rektörlük Konferans Salonunda “Çağlar Aşan Mevlana Çağrısı” konulu konferans düzenlendi. Konferansa; Tekirdağ Valisi Aziz Yıldırım, Cumhuriyet Başsavcısı Güngör Karakoç, Rektör Sedat Murat, İlahiyat Fakültesi Dekanı Hasan Keskin, Tekirdağ İl Müftüsü İsmail İpek, İlçe Müftüleri, akademisyenler, üniversitemizin ve kurumların idari personelleri, öğrenciler ve vatandaşlar katıldı.

Dekan Yardımcısı Yakup Bıyıkoğlu’nun sunuculuğunu üstlendiği program İlahiyat Fakültesi Öğr. Gör. Hikmet Çadır’ın okuduğu Kuran-ı Kerim tilaveti ile başladı. İlahiyat Fakültesi Dekanı Hasan Keskin, gerçekleştirdiği selamlama konuşmasında 2019 yılı Nisan ayında İl Müftülüğü ile beraber Geçmişten Günümüze Tekirdağ’da Dini Hayat konulu bir sempozyum yapmayı planladıklarının müjdesini verdi.

Şeb-i Arus etkinlikleri kapsamında gerçekleşen Çağlar Aşan Mevlana Çağrısı konulu konferansın konuşmacısı İstanbul İl Müftüsü Hasan Kamil Yılmaz, medeniyet, kültür ve irfan tarihimizde kurucu bir insan olarak betimlediği Mevlana Celaleddin Rumî’nin çağları aşan, gönüllere dokunan büyük bir mütefekkir ve büyük bir arif olduğunu belirtti. “Mevlana yaşadığı çağa imzasını atmıştır. Bütün eserleri o günden bugüne yazılmış birer mektuptur” dedikten sonra Mevlana’nın bugün Amerika’dan Japonya’ya dünyanın her yöresinin, fikirlerinden ve eserlerinden feyz aldığı bir kişilik olduğunu belirterek, bu nedenle UNESCO’nun 2007 yılını Mevlana Yılı ilan ettiğini hatırlattı.

İl Müftüsü Yılmaz, Mevlana’nın döneminde batıdan Haçlı, doğudan Moğol felaketi ve içeride Anadolu Selçuklu taht kavgaları yaşanırken, onun bu coğrafyadaki tükenmişliğe karşı ümit aşılayan bir filiz gibi ortaya çıktığını ifade ederek, Mevlana mefkûresinin Osmanlı fikrinin tohumlarını da hazırladığını belirtti. Müftü Yılmaz, Mevlana düşüncesinin 7 önemli anahtarı olduğunu belirterek, bunları dinleyicilerle paylaştı. İlk olarak Mevlana düşüncesinin merkezine insanı aldığını ifade ettikten sonra ikinci anahtarın gönül olduğunu ve Mevlana için esas olanın yıkık gönüllerin imar edilmesi olduğunu belirtti. Üçüncü anahtarın aşk, dördüncü Kuran ve Peygamber, beşincisinin hoşgörü yani müsamaha olduğunu ve herkesin onun gözünde potansiyel Müslüman olduğunu belirterek, altıncı anahtarın insanlara vizyon çizmesi, onlara umut vermesi olduğunu anlattı. Yedinci anahtarın ise ölüm düşüncesini, ölüm korkusunu öldüren, ölümü sevdiren bir arif olarak Mevlana’nın en güzel işlediği konunun düğün dediği Şeb-i Arus olduğunu; son durağın sevgiliyle, yani Allah ile buluşma noktası olduğunu belirtti. Müftü Yılmaz konferansını, Ahmed Hamdi Tanpınar ve Yahya Kemal’in Mevlana’nın eserleri hakkındaki görüşleri ile bitirdi. Program hediye verilmesi ve toplu fotoğraf çekimi ile son erdi.