BALBAY’A SORULANLAR ve CHP’YE ELEŞTİRİLER

   Balbay konuşmasından sonra basının sorularını cevapladı. Balbay’a basının sorduğu sorular ve cevaplardan bazıları: Basından gelen “Silivri Mahkemeleri’nde çok karşılaştık. Bu özgürlük sizleri nereye götürecek?” sorusuna Balbay’ın cevabı: “Şu an tam mücadele içindeyim. Mücadele içinde olmakta insana yaşam sevinci verir. 2016’ya Türkiye’ye yeni şeyler getireceği inancıyla girdim. İnsanlığın mücadelesi; daha iyiyi arama mücadelesi, buna böyle bakmak lazım. Kitapsız biri değilim, 34 kitabım var. Önünüzdeki kitap 200 sayfa, okunmayacak kitap değil. Etrafımızda olanları görüyorsunuz. Suriye bir iç savaşın içinde, böyle bir ateş çemberinin ortasında biz.Türkiye’yi biz karanlığa teslim etmeyeceğiz” oldu.

   Tüzük çalışmasıyla ilgili soruya Balbay şu cevabı verdi: “Tüzük çalışmasını kongrenin, büyük kurultayın bir gün önüne almak bu işin olmayacağı anlamına geliyor. O gün olmayacak, sonrasında olacak. Büyük kongre öncesinde tüzük komisyonu kurmak, çok sağlıklı bir sonuç vermeyecek. Başarısız olan iller varsa orada çalışmalar yapmamız gerekir. Benim önerilerimden biri; örgütlerde örgütlenmek. Çağdaş Yaşam, ADD gibi örgütler var, Öteki örgütlerde örgütlenmeli, onları küstürmememiz gerekir diye düşünüyorum. O konuda çok önemli adım şart.Ben; Türkiye’ye CHP’nin bir hedef gösterebileceğini gördüm. Onu öneriyorum.”

     Parti İçinden Şerafettin Terzi’nin partiyle ilgili “Halk bizi seviyor. Genel başkanımız son 2 seçimde çok iyi çalıştı. Çok iyi projelerle yola çıktı. Biz bunca hit projelerle çıkmamıza rağmen bu insanlar bize oy vermedi. %25’de bizi kilitledi. Bunu aşacağınıza inandığınız için yola çıktınız. 12 belediye var 4 vekil yapmamız lazım dedik, onu yapamadık. MHP milletvekilini Ak Parti’ye kaptırdı. Biz; bu kırklara nasıl çıkacağız? Bir Ecevit gibi olacak mısınız?” sorularına cevap olarak şunları söyledi: “Genel başkan çok koştu, çok çalışkan. Diyelim Galatasaray Fenerbahçe maçı var. Siz en çok kim koştu mu, en çok kim gol attı mı diye soruyorsunuz. Olay demek ki bir kişinin çok koşmasıyla olmuyor. Projelerimiz; hepsi taklit edilebilir projelerdi. Bize taklit edilemeyen projeler lazım. Biz; liberal ekonomiyi AKP’den daha iyi yaparız ama sosyal devlet kavramını daha iyi uygulayabiliriz, diyebilmeliyiz. Neden, bir toprak reformu demiyoruz. Güneydoğu’daki, Diyarbakır’daki oy oranımızla Tekirdağ’daki oy oranı arasında 30 kat fark olmaz. Bizim orada başka bir şey dememiz lazım. Bölgeye göre burada; tarımda çok değişik bir şey yapmamız lazım. Genel Başkanımız sendikacıların toplantısına gitti. Doğruları söyledi. Ben olsam şöyle söylerdim; “Korkmayın biz varız” derdim. Bize; o kesimi bize çevirecek enerji lazım. AKP ile biz seninle 12 Eylül Anayasası’nı değiştirelim diyorsunuz. Sözcüklerimi seçerek söylüyorum. Bu bizi AKP’nin danışma kurulu yapar. AKP bize ne zaman geliyor? Kamuoyu önünde atacağı adımı meşrulaştırmak istediği zaman, başka zaman aktive ihtiyacım yok diyor. Bu yöntemler; mesela çok koşarsın ama taca doğru koşarsın. Bu yanlarımız var ama törpülenmeli ama toplum Kemal Bey’le yürüyeceğiz derse, biz; “doğrular bu mu olmalı?” deriz.

   Demokrasinin eksikleri var. Kendi sorunumuzu çözmek zorunda değimliyiz. Demokratik seçim ilçeler anlamında yapamıyorsak; kendimizi nasıl anlatacağız? Sorusuna Balbay’ın cevabı: “Doğru çok uzattık, ben olağanüstü kongreyi isteyen arkadaşlara “çok zorlamayın” dedim. Muharrem İnce’yle de görüşürüm dedim. Benim CHP’de selam vermeyeceğim kimse olamaz zaten, yani bu din doğasına ters ama biz olağan kongremize, kongre tarihi belli olmuşken, Ocak sonunda kongre yapılacak iken Ocak’ın ortasında istemek. Toplum bize 2 şey söylerdi.1-CHP’lilerin CHP’den başka derdi yoktur. 2- CHP kurultaylar partisidir. Bunu dedirtmeyin. Ama buna ne neden oldu? Olağan kongrenin çok uzatılması, olağan kongrenin zamanında yapılmaması oldu. Ben; tüzükte olması gereken olacak diyorum” oldu.

   Sizin partinize gençler ulaşmıyor. Gençlere nasıl ulaşacağız? Bu soruya Balbay şu cevabı verdi: “Gençlere “siz bizim geleceğimizsiniz” diyorlar. Hayır, gençler bizim geleceğimiz değil, gençler bizim bugünümüz. O yüzden kotada var. Kotaya da ihtiyaç kalmayacak. Bire bir sorumluluklar vererek öne alınmalarını sağlayacağız. Ben; üniversitelere gidiyorum. Gençler var oralarda ama maalesef siyasete mesafeli, kendi içinde örgütlerini kurmuşlar. Kendi içinde kulüplerini kurmuşlar. Ben; örgütlerde örgütlenmek derken onu kastettim. Gençleri kendimize benzetmeyeceğiz, bizim onlara benzememiz gerekiyor. Bizim onlardan enerji almamız gerekiyor. Orada çalışmayı tersine çevireceğiz. Ben yapabileceğimizi görüyorum. Pek çok üniversitede ben yapabileceğimizi görüyorum. “Gelin bize katılın” demeyeceğiz; “biz size katılabilir miyiz?” diyeceğiz.

     Basın toplantısını Balbay yaptığı konuşmayla sona erdirdi. Balbay konuşmasında şunları söyledi: “Ben okumanızı diliyorum. Yarım saatinizi alacak. Ne olursa olsun arkadaşlar; bizim tarihimizden zaman zaman olumsuzluklar üretmeye çalışıyorlar. Sanki tarihimizi konuşamazmışız gibi hava getirmeye çalışıyorlar. Ben; elinizdeki manifestoda birinci yüzyıl bizimdir dedik. Hakikaten biz başardık arkadaşlar. Ne olursa olsun AKP’de bizim ürünümüzdür arkadaşlar. Bu dönem bir sistem doğurdu. Ama ne olursa olsun ikinci yüzyıla bizim damgamızı vuracağımız bir süreç, ne olursa olsun başarabiliriz arkadaşlar. Çünkü inanmak lazım. Ben çok teşekkür ediyorum dinlediğiniz için. Ben; bu partinin neresinde olursam olayım, yine yüz yüze, gönül gönüle olacağız arkadaşlar.”